Rekabet Kurumu (Kurum) internet sitesinde dün yayınladığı duyuru ile Nadirkitap Bilişim ve Reklamcılık A.Ş. (Nadirkitap) hakkında soruşturma açıldığını duyurdu. Önaraştırmada elde edilen bilgi, belge ve yapılan tespitleri 17.12.2020 tarihli toplantısında müzakere eden Rekabet Kurulu (Kurul) bulguları ciddi ve yeterli bularak; 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un (4054 sayılı Kanun) 6. maddesini ihlal edip etmediğinin tespitine yönelik olarak; Nadirkitap hakkında soruşturma açılmasına 20-54/753-M sayı ile karar verdi. Böylelikle Kurul tarafından 2021 yılının ilk ayında açılan soruşturma sayısı 4 oldu.
Duyuruda söz konusu soruşturmanın sebebi olarak “www.nadirkitap.com” isimli internet sitesi üzerinden ikinci el kitapların çevrim içi satış piyasasında aracılık hizmeti sağlayan Nadirkitap’ın rakip aracı hizmet sağlayıcıları vasıtasıyla ürünlerini pazarlamak isteyen satıcı üyelerinin verilerini kendilerine sağlamayarak rakip teşebbüslerin faaliyetlerini zorlaştırmak suretiyle hâkim durumunu kötüye kullandığı iddiası gösterildi. Ayrıca soruşturmanın Kurul tarafından re’sen değil, anılan iddiayı içeren bir başvuru üzerine başlatıldığı anlaşıldı.
Soruşturmada ilgili pazarın “çevrim içi ikinci el kitap pazarı” olarak tanımlandığı anlaşılıyor. Bu yönüyle anılan pazara yönelik açılan ilk soruşturma niteliğini taşıyor. Duyuruya baktığımızda çevrim içi ve fiziki ikinci el kitap pazarlarının ayrı değerlendirilmiş olabileceği söylenebilir. Bu konuda Kurul’un geçmiş kararlarına baktığımızda çevrim içi ve çevrim dışı pazar ayrımı yapılan kararlar olduğu gibi bu ayrım yapılmaksızın ilgili pazar tanımı yapılan kararlar olduğunu da görüyoruz. Soruşturma bu yönüyle de ilgi çekici tartışmalara zemin teşkil edebilecektir. Buna ek olarak anılan pazarda Nadirkitap’ın hâkim durumda olduğu tam olarak tespit edilememiş olsa da, anılan teşebbüs hakkında soruşturma açılmasına karar verildiği için bu yönde ciddi bir şüphenin bulunduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla soruşturma kapsamında öncelikle Nadirkitap’ın ilgili pazarda hâkim durumda olup olmadığı değerlendirecektir. Benzer şekilde soruşturma açılan ancak hâkim durum tespiti yapılmadığı için kötüye kullanma olmadığı değerlendirmesi ile sonuçlanan örnekler olduğunu belirtelim.
Soruşturmanın bir diğer ve muhtemelen en ilginç yönü ise soruşturma konusunun veri taşınabilirliği olmasını söylemek yanlış olmayacaktır. Son dönemde dijital platformlara ilişkin tartışmalarda sık sık gündeme gelen veri taşınabilirliği halen oldukça tartışılmaktadır. Bu nedenle bu konunun bir soruşturmaya konu olması çok sürpriz değil. Veri taşınabilirliğini çerçevesinde dijital platformları ve üye iş yerlerini ele aldığımızda; satıcı üyelerin platformda yer alan yorum ve puanlarının bu satıcının rakip bir platformda aktarılmasına izin vermemesi örnek gösterilebilecektir. Somut durumda Nadirkitap’ın sitesine bakıldığında satıcıların işlem sayısı, başarı oranı ve satıcı hakkında yorumlara yer verildiği görülmektedir. Bu durumda başta bu veriler olmak üzere muhtelif verileri Nadirkitap’ın satıcı üyelere sağlayıp sağlamadığının ve bu durumun pazarda rakiplerin faaliyetlerini zorlaştırıp zorlaştırmadığının inceleneceği anlaşılıyor.
Öte yandan yeni açılan bu soruşturma “Veri sahibi kim?” tartışmasını da içeriyor. Veri sahibinin üye iş yeri mi yoksa dijital platform mu olduğu noktasında farklı görüşler olduğu malum. Bu soruşturma ile Kurul’un bu konuya ilişkin değerlendirmelerini de görmek mümkün olabilecek.
Bu kapsamda değinilmesi gereken bir diğer husus da Alman Rekabet Kanunu’ndaki değişikliklerdir. Zira söz konusu değişiklikler ile getirilen önemli hususlardan biri dijital platformlara müdahale imkânı oldu. Bu çerçevede önlem olarak, Alman Rekabet Kurumu stratejik konumları ve kaynakları nedeniyle ilgili pazarda önemli bir yere sahip şirketlerin belirli davranışlarını yasaklayabilecektir. Bu davranışlara üçüncü şirketlerin belirli verilere erişimini reddederek pazara girmesini engellemek de örnek olarak gösterilmiştir. Bir diğer önemli değişiklik ise Alman Rekabet Kurumu’nun bazı koşullarda bağlı şirketler lehine verilere erişim izni verilmesine karar verebilecek olmasıdır.
Sonuç itibariyle çevrim içi pazarlara yönelik son zamanlarda gerek dünyada gerekse Türkiye’de kararların ve müdahalelerin sıkça gündeme geldiği bir dönemde halen tartışmalara konu olan bir hususta ilk defa soruşturma açılması oldukça dikkat çekici. Bu nedenle bu soruşturmanın nasıl tamamlanacağı ve Kurul’un konu ile ilgili değerlendirmelerini merakla bekliyoruz.
Bilgi ve değerlendirmelerinize sunarız.